Romatizma Neden Olur?
Romatizma tek bir hastalık olmadığı ve 200’e yakın hastalık bu gruba girdiği için, bu soruya her bir romatizmal hastalık temel alınarak ayrı ayrı cevap aranması gerekir.
Bu konuda daha önce Numune Gazetesi’nde yayımlanan yazımdan bir bölüm
Romatizma Neden Olur?
Romatizma tek bir hastalık olmadığı ve 200’e yakın hastalık bu gruba girdiği için, bu soruya her bir romatizmal hastalık temel alınarak ayrı ayrı cevap aranması gerekir. Romatoid artrit, SLE, ankilozan spondilit, sedef romatizması, gut, ailevi Akdeniz ateşi, vaskülitler ve Behçet hastalığı gibi farklı tabiattaki iltihabi romatizmaların, kireçlenmelerin, yumuşak doku-kas romatizmalarının ve el bileğinde sinir sıkışması veya bel-boyun fıtığı gibi lokal romatizmal hastalıkların her birinin nedeni ve oluş mekanizması farklıdır. Bu nedenle bir romatizmal hastalığın nedeni ve etyolojik faktörleri diğer bir romatizmal hastalık için geçerli değildir. Ancak bütün romatizmal hastalıklar düşünüldüğünde çok genel olarak romatizma gelişiminde rolü olan bazı faktörler sayılabilir. Bunlardan başlıcaları genetik, yani kalıtımsal faktörler, enfeksiyonlar, enfeksiyon ajanlarının veya başka faktörlerin tetiklediği immünolojik olaylar, metabolik faktörler, hormonal olaylar, şişmanlık, stres, tekrarlayan zorlanmalar, mekanik faktörler ve çeşitli kimyasal maddeler ve ilaçlardır. Örneğin ailevi Akdeniz ateşi kişinin anne ve/veya babasından aldığı hatalı bir gen sonucu gelişirken, omuzdaki bir tendinit yani bağ zedelenmesi tekrarlayan zorlanmalar sonucu gelişebilir. Uygunsuz, yanlış bir şekilde ağır bir yük kaldırırsanız, mekanik olarak belinizde güç dağılımının dengesizliği nedeniyle bel fıtığı olabilirsiniz. Arabada giderken ani bir fren yapar ve boynunuzu zedeleyebilirsiniz. Yani bunlar gibi, tamamen mekanik faktörlerle romatizma olabilirsiniz. Ancak iltihaplı romatizmaları düşündüğümüzde olay çok daha karışıktır ve aslında tam olarak da anlaşılmış değildir. Ancak iltihabi romatizmalar, hatta iltihabi olmayan birçok romatizmal hastalık için genellikle, genetik olarak bir yatkınlık olması gerekir. Romatizmada genetik yatkınlık çok önemli bir faktördür. Bazı romatizmalar belli genetik yapıdaki kişilerde daha sık görülür. Ailesinde aynı hastalıktan olan kişilerde bu hastalıkların gelişme sıklığı artar. Örneğin romatoid artritli, ankilozan spondilitli veya sedef romatizmalı bir hastanın yakınlarında da aynı romatizmal hastalık daha sık görülür. Romatizmal hastalıkların gelişiminde genetik faktörler yanında çevresel faktörler de çok önemli bir rol oynar. Bu çevresel faktörlerden belki de en önemlisi enfeksiyon etkenleridir. Geçirilen enfeksiyonlar, bir boğaz enfeksiyonu, ishal, genital enfeksiyon veya hepatit sonrası, vücudun immün sisteminin uygunsuz, yanlış veya aşırı çalışması sonucu, vücuttan mikrop temizlense bile immün sistemin reaksiyon vermeye devam etmesiyle bazı romatizmaların gelişebildiği iyi bilinmektedir. Yani, infeksiyonların veya başka dış etkenlerin tetiklediği olaylar neticesi immün sistemin uygunsuz, yanlış veya aşırı çalışması romatizmaya yol açan bir mekanizma olabilir.
Numune Gazetesi 1(5):15,2010